PLÜTO KOVA GEÇİŞİ

Yeraltı dünyasının tanrısı Plüto 24 Mart itibarıyla Kova burcuna geçti. 12 Haziran’a dek burada olacak, asıl Kova geçişiyse 21 Ocak 2024’te başlayacak ve 2044’e kadar burada seyredecek. Plüto’nun en önemli özelliği dönüştürmek, sağaltmak ve değiştirmektir. Çürümüş olan değerlerin hayatımızdan çıkması ve bununla beraber yeni değerlerin oluşması anlamına gelir. Plüto için sistemin temizleyicisi, ayrıştırıcısı da diyebiliriz. Plüto meslek olarak; büyük servetleri yönetenleri, bankaları, altın firmalarını, petrol şirketlerini gösterir. Gücü elinde tutanların yer değiştirdiğini, dönüştüğünü, kartların yeniden dağıtıldığını göreceğiz. Plüto içimizdeki dönüşmesi gereken karanlık yönlerimizdir. Gücü ve kontrolü doğru kullanmadığınız taktirde hayatınızda yıkıcı etkilere sebebiyet verecektir. Plüto, içimizdeki karanlıktır. Onu anlamak için bu karanlığa teslim olmanız ve olanı olduğu gibi kabul etmeniz gerekir. Kova burcu hümanizmi, kolektif toplum bilincini, sosyal idealleri, insan haklarını temsil eder. Plüto Kova çağının, insanlığı daha bilinçli bir seviyeye taşıyacağını söyleyebiliriz. 2024’le birlikte teknoloji, uzay, internet konularında hızlı bir ilerleme göreceğiz. Bilimde yeni keşifler, icatlar ortaya çıkacaktır. Plüto; nükleer enerji, radyasyon, plütonyum ve uranyum ile alakalıdır. Kuantum fiziği, robotlar, metaverse vb. alanlarda gelişmeler olacaktır. Plüto’nun tarihteki Kova burcu transitlerini incelersek Plüto Kova etkisini daha iyi anlarız. Plüto, Zodyak etrafındaki turunu ortalama 255 yılda tamamlar. 250 yılda bir dünya üzerinde görülen büyük toplumsal olayların, yıkımların, değişimlerin sebebidir. Plüto’nun en son Kova burcunda olduğu zaman 1777-1798 yılları arası. Ondan önce ise 1532-1553 yılları arasında Kova burcundaymış. 16. Yüzyıl coğrafi kesifler ve rönesansla birlikte Avrupa’da yaşanan bir uyanış cağıdır. Bu iki olgu Kova çağından önceki yüzyılda başlamış olsa da yerlerini sağlamlaştırmaları için Plüto Kova döneminin sahneye girmesi gerekmiş. Coğrafi kesiflerle birlikte zengin madenler, turlu çeşit değerli mallar Avrupa’ya taşınmış. Köle ticareti Avrupalılar arasında yaygınlaşmış. Tarihe Bakış 1777-1798 Yılları • 1775–1783: Amerikan Bağımsızlık Savaşı. • 1787 yılında ABD Anayasası kabul edildi. 1789 yılında yapılan ilk başkanlık seçimlerinde başkomutan George Washington ABD’nin ilk başkanı seçildi. • 1789 Fransız Devrimi • 1789: Antoine Lavoisier, kimyanın temeli olan kütlenin korunumu yasasını keşfeder ve modern kimyaya başlar. • 1783: Buharlı gemi icat edildi. • İngiltere’de Sanayi Devrimi başladı. • Avustralya’ya ilk İngiliz kolonisi bu dönemde kalıcı olarak yerleşti ve bölgenin yerlileriyle savaşlar başladı. • Ekonomide liberalizm görüşü benimsenmeye başladı. • Kova burcunun modern yöneticisi Uranüs de bu dönemde (1781) William Herschel tarafından keşfedildi. Görüyoruz ki 16. yüzyıldaki Plüto Kova geçişinde başlayan reform hareketleri 18. yüzyıla dek giderek gelişmiş, büyümüş ve diğer Plüto Kova geçişinde tetiklenerek devrimler cağını başlatmış. Coğrafi keşiflerden sonra devletler, gücü ellerinde tutmak için sömürgecilik politikasına sıkı sıkı sarılıyor bu durum dünyanın hemen her yerinde savaşların hâkim olmasına yol açıyordu. Tarihçi Oral Sander (2013) bu tarihi süreci şöyle özetler: “Tüm bu gelişmelerle biriken zenginlik, Avrupa tarihinin gelecek yüzyıllarının en önemli siyasal birimi haline gelecek olan “ulus-devlet”i doğuracaktır.” 18. yüzyılın en kayda değer olayları arasında Amerika’nın bağımsızlığını kazanması, Fransız Devrimi ve Sanayi Devrimi’nin başlaması yer alıyor. Sander (2013) Fransız Devrimi’nin önemini şu sözlerle anlatıyor: “Fransız Devrimi Avrupa tarihinde bir dönüm noktasıdır. Aynı zamanda, soyuna ve inançlarına bakılmaksızın kişinin değerinin hararetle savunulması, tüm insanlığın besin kaynağı oldu ve dünyanın dört bucağındaki düşünce ve kurumları uzun sure etkiledi. Liberalizm ve milliyetçiliğin patlayıcı güçler olarak Avrupa’ya yayılması, ‘ulus-devlet’ anlayışının tam anlamıyla yerleşmesi ve ‘yurttaş-ordu’ olgusu ile ‘kitle savaşı’ kavramlarının ortaya çıkması, Fransız Devrimi’nin doğrudan sonuçlarıdır. En önemlisi daha önce “radikal” olarak nitelendirilen bir kavramı, hiç kuşkuya meydan vermeyecek bir bicimde uygulamaya sokmuştur: Hükümetler ne tanrının ne de doğanın ama insanoğlunun yarattığı kuruluşlardır.”

Ayla Hazal Yıldırım

Kaynaklar Oğuzhan Ceyhan

• Ders Notları Oral Sander • Siyasi Tarih İlk Çağlardan 1918'e